İstanbul Valiliği, avukat Sertuğ Sürenoğlu’nu darp eden Cumhurbaşkanlığı korumaları hakkında soruşturma izni vermedi.

Birgün’den İsmail Arı’nın haberine göre, 13 Nisan’da Beşiktaş’ta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın korumaları tarafından darp edilen avukat Sertuğ Sürenoğlu’nun şikayetini inceleyen İstanbul Valiliği bölgede görevli olan iki polis memuru hakkında soruşturma izni vermedi.

Soruşturma izni verilmemesine gerekçe olarak koruma görevlileri ile Sürenoğlu’nun konuştuğu ve beraber yürüyerek kamera açısından çıktıkları ayrıca MOBESE kayıtlarında da darp görüntülerinin olmaması gösterildi.

Valilik tarafından Sürenoğlu’na yollanan yanıtta, “Bir ülkenin Cumhurbaşkanı ve devlet başkanının korunması gereken kişiler içerisinde birinci sırada olduğu, bu korumayı yapan görevlilerin en ufak bir ihmal veya hataları telafisi mümkün olmayan çok büyük olaylara sebebiyet verebileceği, bu sebepledir ki bahse konu olayda Sayın Cumhurbaşkanının makam aracına doğru hamlede bulunan ve el kol hareketi yaparak bağıran Sürenoğlu’na orantılı güç kullanılmıştır” ifadeleri yer aldı.

Sürenoğlu’nun avukatı Ömer Kavili, “İki polisin hangi birimlerde görev yaptığı ve hangi polisler hakkında inceleme yapıldığı belli değil. Valilik kararında Sürenoğlu’nun polislere hakaret ettiği ifade edilmiş ancak hakaret etmediği mahkemede kamera kayıtlar ile ortaya çıktı ve takipsizlik kararı verildi. Bu karar böyle kesinleşirse suç işleyen kişinin yanına kâr kalacak. İşkence suçu son derece önemlidir ve cezası altı ile sekiz yıldır. Hukuk devletinde bu durumun böyle olmaması gerekir” dedi.

‘KAFASINI ARACA VURARAK KENDİSİNE ZARAR VERDİ’ İDDİASI

Alican Uludağ’ın Cumhuriyet gazetesinde yer alan haberinde ise İstanbul Valisi Ali Yerlikaya’nın avukat Sertuğ Sürenoğlu’nu yüzündeki yaralara ilişkin, “Götürüldüğü araç içerisinde beklerken aracın sert kısımlarına kafasını vurarak kendisine zarar verdi” dediği iddia edildi.

Haberde, görüntülerde olmamasına karşın Sürenoğlu’nun ‘şerefsiz köpek’ dediğini iddia eden Vali Yerlikaya’nın, Sürenoğlu’na zorla tutanak imzatılmasına ilişkin “35 yaşında olgun ve eğitimli bir insan olduğu düşünüldüğünde Çırağan Oteli’nde merkezi bir yerde kalabalık bir ortamda kendisini tehlikede hissetmesi ve bu tutanağı imzalamak zorunda kaldığını söylemesi hayatın olağan akışına aykırı” dediği ileri sürüldü.

Sürenoğlu’nun karara karşı İstanbul Bölge İdare Mahkemesi’nde dava açacağı belirtildi.