Türkiye’de gözaltında kayıplar gerçeğini konu alan “Bıraktığın Yerden” isimli kısa filmin galası gerçekleştirildi. Filmde gözaltında kaybedilen yakınlarının bedenleriyle birlikte adaleti de arayan Cumartesi Anneleri’nin yarım asırlık mücadelesi anlatılıyor.
Türkiye’de gözaltında kayıplar gerçeğini konu alan “Bıraktığın Yerden” isimli kısa filmin galası gerçekleştirildi. Filmde gözaltında kaybedilen yakınlarının bedenleriyle birlikte adaleti de arayan Cumartesi Anneleri’nin yarım asırlık mücadelesi anlatılıyor.
Uluslararası Gözaltında Kayıplar Haftası’nın kapanış etkinliği olarak “Bıraktığın Yerden” adlı kısa filmin gösterimi yapıldı. Yönetmenliğini Volkan Güney Eker’in yaptığı filmin baş karakteri gözaltında kaybedilen Fehmi Tosun’un kızı Besna Tosun. Besna Tosun, babası Fehmi Tosun gibi gözaltında kaybedilen yüzlerce insan için hak arama mücadelesi veriyor ve her hafta Cumartesi günü Cumartesi Anneleri ile birlikte adalet arıyor.
ÇOCUK YAŞTA ÇIKTIĞI ALANLARDA ŞİMDİ ANNE OLARAK DİRENİYOR
Babası gözaltında kaybedildiğinde henüz 12 yaşında olan Besna Tosun, çocuk yaşta çıktığı meydanlarda şimdi anne olarak direniyor. Tosun’un baş karakteri olduğu “Bıraktığın Yerden” isimli filmin yönetmeni Volkan Güney Eker, filmde gözaltında kayıplar gerçeğine dikkat çekiyor. Dinlediği “Benim Annem Cumartesi” isimli şarkıdan etkilenen ve Cumartesi Anneleri hakkında araştırma yaparak bu mücadeleye tanıklık eden Eker, Besna Tosun üzerinden tüm gözaltında kayıpların hikayelerinin benzerliğini, kaybedilenlerin ailelerinin verdiği mücadeleyi ve bu mücadelede karşılaştıkları engellemeleri anlatıyor. Aileler, 24 yıldır verdikleri mücadele sürecinde birçok kez gözaltına alınmış, yerlerde sürüklenmiş, coplanmış, biber gazı yemiş ve darp edilmiş ama buna rağmen verdikleri mücadeleden asla vazgeçmemiş. Cumartesi Anneleri, kaybettikleri insanların da mücadelelerini devralarak arayışlarına hala devam ediyor.
31 Mayıs akşamı gözaltında kayıplar mücadelesini anlatan “Bıraktığın Yerden” isimli kısa filmin galası yapıldı. Galaya kayıp ailelerinin yanı sıra Gezi direnişi sırasında hayatını kaybedenlerin anneleri de katıldı. Açılış konuşmasını yapan İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri, şunları söyledi:
“DEVLET KAYBETME GİRİŞİMİNDEN VAZGEÇMEK ZORUNDA KALDI”
“Yıllardır süren adalet talebinin paylaşımı için buradayız. Bunun için yüreklerimizi koyduk. Cumartesi Anneleri 24 yıl 4 gün önce ilk oturmasını gerçekleştirdi. Gerçekleri gözlerine sokarak büyük bir toplumsal mücadeleyi yürüttü ve çok şey başardı. 95 yılında etkinlik başladığında her gün birileri kaybedilmeye çalışılıyordu. Devlet pek çok olayda suç üstü yakalandı. O tarihten sonra bu kaybetme girişiminde devlet vazgeçmek zorunda kaldı. Kaybetme politikasından devleti vazgeçirebilmek için sistemli bir mücadele yürütüldü. ‘Hala hakikat ve adalet gerçekleşene kadar bu mücadeleden vazgeçmeyeceğim’ diyoruz. Bir kavram olarak adaleti değil acıyı isyanı içinde barındırıyor.”
“GÖZALTINDA KAYBEDİLMİŞ BİR YAKINIM YOK AMA BEN BİR CUMARTESİ İNSANIYIM”
“Pek çok katliamın mağduru durumundaki annelerimiz hep yan yana yürek yüreğe oldu. Bizim mücadelemizin enerjisi buradan çıkıyor. Bir yürek birlikteliği var burada. 700. haftadan bu yana İHD’nin bulunduğu sokağın bile yasak konusu edildiği bir süreç var. Bu süreçte de Cumartesi Anneleri bu baskılanmayı kabul etmediler ve içeri girmediler. ‘Yönümüz Galatasaray orası bizim buluşma mekanımız’ diyorlar. Hepimizin ortak duygusu. O bildik hikayelerle o acıyı isyanı yeniden hissediyoruz. O bir ses, çığlık, bizi derinlerimizden tutuyor. Benim gözaltında kaybedilmiş bir ağabeyim, babam ya da kocam yok ama ben bir Cumartesi insanıyım.”
“SON KAYIP BULUNANA, SON FAİL YARGILANANA KADAR BU MÜCADELE BİTMEYECEK”
“Toplu mezarlar gerçeği hala var bu ülkede. Hala devlet iş makineleri ile kazıp delil karartmaya devam ediyor. Gözaltında kaybetmekle ilgili uluslararası sözleşmeler kabul edilmedi. Gerçek anlamda kaybetmekten vazgeçmiş değil devlet bu yüzden bu sözleşmeyi de imzalamıyor.
Plaza de Mayo Anneleri 42. yılında hala mücadelelerine devam ediyor. Bir yol aldılar ve o enerji ile mücadelelerini sürdürüyorlar.
Sürekli dile getirdiğimiz hakikatler savcılar tarafından dikkate alınmıyor. Daha etkin takibi gerçekleştirmeliyiz. Yolumuz uzun çünkü suçlular kendilerinin ortaya çıkmamak için yoğun çaba gösteriyorlar. Tüm annelerin yüreklerinden öpüyorum. Aramızdan her bir kişi ayrıldığında biraz daha eksildik. Berfo Ana, Kiraz Şahin aramızdan ayrıldığında biraz daha eksildik.
Biz buradan gitsek bizim çocuklarımız sizin peşinizi bırakmayacak. Yüreklerimizi yan yana koyduğumuz için mutluyum. Son kayıp buluna son fail cezalandırılana kadar bu mücadele bitmeyecek.”
Konuşmalar ardından filmin gösterimi yapıldı. Gösterim sonrasında filmin yönetmeni Volkan Güney Eker, baş karakteri Besna Tosun ve Bandista grubunun solisti ile söyleşi gerçekleştirildi. Söyleşinin moderatörlüğünü gazeteci ve sinema eleştirmeni Alper Turgut yaptı.
PİRHA/İSTANBUL