Evine yapılan polis baskınında köpekle işkenceye maruz bırakılan Sevil Rojbin Çetin için insan hakları örgütleri harekete geçti. Diyarbakır’daki 11 sivil toplum örgütü, sorumluların cezalandırılmalarını istedi.

Kadın hakları aktivisti Sevil Rojbin Çetin’in evine yapılan baskında köpekle işkence eden polisler hakkında soruşturma açılması talep edildi. Mardin’den yürütülen bir soruşturma gerekçesiyle 26 Haziran akşamı evine düzenlenen baskınla gözaltına alınan Demokratik Yerel Yönetimler Kurulu ve Tevgera Jinên Azad (TJA) üyesi Sevil Rojbin Çetin’le ilgili yazılı açıklama yapan Diyarbakır’daki 11 sivil toplum örgütü, Çetin’in gözleri kapalıyken fotoğraflarının çekildiğini ve cinsel tacize maruz bırakıldığını belirtti. Mezopotamya Ajansının haberine göre adli muayene raporundaki işkence tespitlerine değinilen açıklamada, Çetin’in iki bacağında köpek ısırması, belinde ayakkabı izi, dudağında patlama, vücudunun ve kollarının her yerinde darp ve cebir izi olduğunun sağlık raporu ile belgelendiği kaydedildi.

Olayın İşkence ve Diğer Zalimane, İnsanlık Dışı ya da Onur Kırıcı Muamele ya da Cezaya Karşı Sözleşme’nin yıl dönümü ve 26 Haziran İşkence Görenlerle Dayanışma Günü’nde olmasına dikkat çekildi. Açıklamada şöyle denildi:

“Türkiye’nin de taraf olduğu bu sözleşme, insan onur ve değerlerini korumak için işkenceyi mutlak anlamda yasaklar. Bu yasak, normlar hiyerarşisi açısından üstün kural, başka bir deyişle buyruk kural niteliğindedir. Dolayısıyla hiçbir koşulda istisnası olamaz. Türkiye İşkenceye Karşı Sözleşme’yi 1988 yılında kabul etmiş, Anayasa ve Ceza Kanunu’nda işkenceyi yasaklamıştır ve işkenceye ‘sıfır tolerans’ taahhüdünde bulunmuştur. Ekonomiden toplum sağlığına kadar ülkenin tüm meselelerini güvenlik sorunu haline getiren mevcut siyasal iktidarın baskı ve kontrole dayalı yönetme biçimiyle, günümüzde tüm ülke adeta işkence mekânı haline gelmiştir. Aynı zamanda kadına yönelik şiddetle mücadele pratiğine bakıldığı zaman da Türkiye’nin kadına yönelik şiddeti önleme konusunda yerinde saydığı, kadınlar başta olmak üzere muhalif tüm kesimleri hedef haline getirdiği bir gerçektir. Özellikle son zamanlarda bölgemizde kadın aktivistlerine yönelik ciddi bir baskı, özel bir politika söz konusudur. Bu baskılar aynı zamanda kadın ve kadın hakları mücadelesine yöneliktir. Derin ruhsal travmalar yaratabilecek böylesine insanlık dışı bir işkenceden sonra kanser hastası olan Sevil Rojbin’in bir an önce hem fiziksel hem de psikolojik destek alabileceği koşullara kavuşması gerekmektedir. Sevil Rojbin Çetin derhal serbest bırakılmalıdır.”

ACİLEN TESPİT EDİLMELİ

Sevil Rojbin Çetin’in gördüğü işkenceyi belgeleyen avukatın ifadeye çağrılmasına da tepki gösteren sivil toplum örgütleri, sorumlu kolluk görevlilerinin acilen tespit edilmesini istedi. Açıklamada “Sorumlular görevden alınmalı ve haklarında adli ve idari soruşturma başlatılmalıdır. Kolluk güçlerinin bu kadar pervasızca ve çekinmeden işkence yöntemine başvurmaları, cezasızlık politikasının sonucudur” ifadelerine yer verildi.

KİMLER İMZA ATTI?

Açıklama imzası bulunan örgütler şunlar:

  • Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Ağı
  • İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi
  • Diyarbakır Barosu Kadın Hakları Merkezi
  • Diyarbakır Tabip Odası Hekimlik ve Kadın Sağlığı Komisyonu
  • Rosa Kadın Derneği
  • Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK)
  • Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD)
  • Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB)
  • Mezopotamya Psikologları
  • Kadının Dayanışma Hali
  • Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği Diyarbakır Şubesi