Cezaevinde gördüğü işkenceyi mektup aracılığıyla İHD’ye aktaran Ergül Tuncay, savcılığa suç duyurusunda bulundu. Savcılık ise tutuklunun cezaevi personeli ve kurumunu zor durumda bırakmak için kendisini darp ettiğini savundu.

Cezaevlerinden keyfi uygulama, işkence, hakaret ve benzeri hak ihlalleri haberleri gelmeye devam ediyor. Elazığ 1 Nolu Cezaevi’nde kalan Ergül Tuncay, cezaevinde “Hazır Kuvvet” olarak bilinen personelin, kendisine ve birçok tutukluya saldırılar gerçekleştirdiğini belirterek, yaşadıkları işkence ve hak ihlallerini mektup aracılığıyla İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi’ne ulaştırdı.

Önce tehdit sonra darp

Tuncay, gönderdiği mektupta çatının kontrolleri için çatıya çıkan cezaevi personelinin kendisini havalandırmada görünce tahrik edercesine “Seni hücreye atacağım, sürgün edeceğim. Buraya niçin geldiğini biliyorum” dediğini bildirdi.

”Daha sonra önceden ayarlandığı anlaşılan 4-5 personelin kaldığım odanın havalandırmasına gelmesiyle tartışmanın boyutu ve niteliği değişti” diyen Tuncay, şöyle devam etti:

”Beni darp ederek odaya çıkarmaya varan bir olayın başlangıcı olmuştur. Havalandırmaya giren personellerden biri, benim çatıdaki personele ‘Kendini yasaların yerine koyuyorsun bu suçtur’ dememle birlikte yerdeki boş pet şişesine tekme atıp beni de itekleyerek bana vurmasına, ‘tavırlarına dikkat et niye böyle yapıyorsun’ dememle her iki kolumu bükerek yanındaki personelle birlikte koridora çıkarıldım. Çıkarılma esnasında bir yandan kollarım bükülmüş, öte yandan yumruk ve tekmelerin hedefi haline getirildim.”

Odasından çıkarılarak koridorda kameraların görmediği bir noktada işkenceye uğradığını ifade eden Tuncay, mektubunun devamında şunları dile getirdi:

“Koridorda kameraların olmadığı bölüme götürüldüğümde, vücudumun birçok yerinde kırılma, şişkinlik ve morarma meydana gelecek şekilde fiziki saldırıya maruz kaldım. Bu saldırgan tutumun sonucunda hastaneden darp raporu aldım. Özellikle belirtmek isterim ki cezaevi içinde bulunan personeller içinde hazır kuvvet olarak bilinen personelin bugüne kadar yaptığı saldırılar sadece bana yapılan saldırı değildir. Bu personeller devlet memurluğu vasfıyla hareket etmesi gerekirken adeta kontrol dışı bir durumdadırlar. Yapılan saldırıların gerekçeleri her zaman hazır. ‘Görevli memura görevini yaptırmama veya memura tehdit’ diyerek yaptığı insanlık dışı uygulamaya hukuki kılıf uyduruluyor. Hukuka göre davranma sadece hükümlü-tutukluya farz kılınamaz.”

Tuncay, İHD Diyarbakır Şubesine gönderdiği mektupla, cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri ve işkencelere karşı kamuoyuna duyarlılık çağrısında bulundu.

Mektup üzerine İHD Diyarbakır Şubesi ise konunun araştırılması için Elazığ 1 Nolu Cezaevi Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Savcılık yaptığı araştırmadan sonra İHD’ye yazılı bir açıklama gönderdi.

Savcılık tarafından Tuncay hakkında hazırlanan belgede şu açıklamaya yer verildi:

“10-08-2018 tarihinde saat 16.00-16.30 arasında Ceza İnfaz Kurumunda haftalık rutin olarak yapılan çatı aramasında C-57 nolu odanın çatı araması esnasında, hükümlü Ergül Tuncay’ın çatıda aramayı yapan personele karşı kışkırtıcı ifadeler kullanarak slogan atması üzerine içeriye giren görevli personellere karşı saldırdığı, bunun üzerine görevli personelleri adı geçen hükümlüyü sakinleşmesi için yumuşak kaplı odaya aldıkları, daha sonra hükümlünün rapor aldırmak üzere hastaneye sevkinin sağlanması için mahkum kabul birimine götürüldü” ifadeleri kullanıldı.

Savcılık, Tuncay’ın mahkum kabul biriminde kendisini hastaneye götürecek jandarmaları beklerken kendisine zarar vererek kurum ve personellere iftira atmaya çalıştığını belirterek olayı şöyle savundu:

“Mahkumun kabul birimine götürüldüğü; fakat jandarma henüz gelmediği için mahkum kabul 1 nolu bekleme odasına alındığı, kısa süre sonra odadan gelen sesler üzerine odaya gidildiğinde hükümlünün kafasını ve omzunu duvara ve odada bulunan lavabonun demir kapısına vurduğu ve duvara yumruk attığının görüldüğü tutulan tutanaklardan anlaşıldığı, hükümlü bu şekilde yaparak görevini yapmakta olan personeli ve kurumu zor durumda bırakarak iftira atmaya çalıştığı, yaşanan bu olaya istinaden hükümlü hakkında idari soruşturma başlatıldığı, ayrıca hükümlüye adli yönden gereği yapılmak üzere Elazığ Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğu görülmüştür.”