Doktor raporu olmasına rağmen, Yargıtay üyesi Hüsamettin Uğur’un tutuklu bulunduğu Keskin Cezaevinde işkence ve darp yapıldığı iddialarına savcılık delil bulunmadığı gerekçesiyle takipsizlik verdi.
15 Temmuz sonrasında tutuklanarak Keskin Cezaevi’ne konulan Yargıtay üyesi Hüsamettin Uğur’un, cezaevinde uğradığı işkence ve darp olaylarını kızı Nalan Dilara Uğur, sosyal medyadan duyurmuştu.
Yaklaşık dört yıldır tek kişilik hücrede kalan Hüsamettin Uğur’un, cezaevindeki gardiyanlar tarafından dövüldüğü, hakarete uğradığı ve tehdit edildiği iddia edilmişti. Söz konusu iddiaya ilişkin olarak savcılık tarafından 17 Şubat‘ta başlatılan soruşturma temmuz ayında delil bulunmadığı iddiasıyla takipsizlik kararı verilerek kapatıldı.
SAVCI DOKTOR RAPORUNU GÖRMEDİ
Keskin Cumhuriyet Savcısı Mehmet Çamlı’nın kovuşturmaya yer olmadığı kararında Hüsamettin Uğur’a yönelik darp iddiasıyla ilgili çelişkiler dikkat çekti. Savcılık kararında, kamera kayıtlarında Uğur’un darp edildiğine dair görüntüler bulunmadığı öne sürüldü. Kararda, cezaevi doktorunun, Uğur hakkında iki farklı darp-cebir raporu düzenlediği ortaya çıktı. Doktor, olayın gerçekleştiği 17 Şubat günü darp bulunmadığı raporu verirken, 18 Şubat günü Uğur’da darp cebir izi olduğuna dair rapor verdi. Savcılık ise, Uğur’la ilgili 17 Şubat tarihli darp raporunun soruşturmaya esas olduğunu belirterek, darp olduğuna dair ikinci raporu görmezden gelerek dosyayı kapattı. Savcılık, Hüsamettin Uğur’a yönelik darp iddialarında adı geçen gardiyanlar ve cezaevi yönetimi ile ilgili, “şüphe oluşturacak yeterli delil yok” diyerek takipsizlik kararı verdi.
SAVCI: ‘UĞUR, TAKSİRLE GARDİYANI YARALADI’
Uğur’un darp iddialarına takipsizlik veren savcı, olay sırasında Uğur’un infaz koruma memurunu taksirle yaraladığını, taksirle yaralamanın şikayete tabi olduğu, memurun şikayetçi olmaması nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığı kararı verdi.
BAŞMEMUR AĞZININ YARASINI SİLİP DOKTORA GÖNDERDİ
Savcılık kararında Hüsamettin Uğur’un ifadesi özetlenerek, yaşananlar şöyle anlatıldı: “17.2.2020 günü görüşme talebi olmadığı halde başmemurluk odasına götürüldüğünü, cezaevi savcısı ile görüşme talebini içeren dilekçesi hakkında birkaç soru sorulduğunu, daha sonra kurum başmemuru ve yanında bulunan koruma memurları tarafından darp edildiği olay ile ilgili tutanak tutulduğunu, tutanak tutulduğu esnada infaz koruma memurunun diğer bir infaz koruma memuruna pet şişe ile vurarak iz oluşturduğunu ve kendisinin kafa attığını iddia ederek kurum revirine gönderdiğini, kendisinin yüzünün yara içerisinde olduğunu, ağzının kanadığını, başmemurun ağzını ıslak bir bez ile silerek kurum revirine gönderdiğini, kurum doktorunun yara izi olmadığına yönelik rapor tuttuğunu, 18.2.2020 tarihinde rapor nedeniyle revire sevkinin sağlandığını, bu tarihte kurum doktorunun darp olduğuna ilişkin rapor düzenlediğini anlattı.”
NAKİLE KORONAVİRÜS ENGELİ
Öte yandan, Hüsamettin Uğur’un cezaevinden nakil başvurusunun da koronavirüs sebebiyle işleme alınmadığı öğrenildi.
İşte Keskin Cumhuriyet Başsavcılığının darp olayıyla ilgili takipsizlik kararı;